Paradoksal Değişim Teorisi
“Değişim ancak kişi kendisi olduğunda gerçekleşebilir, olmadığı bir şey olmaya çalıştığında değil.” Arnold Beisser
Kendinizi değiştirmeye çalıştığınız oldu mu şimdiye kadar? Peki, başarılı olamadığınız zamanlar oldu mu?
Son yıllarda sabahları erken kalkabilmek için çok fazla çaba sarf ediyordum. Özellikle yogaya başladıktan ve biraz yoga öğretisi ile tanıştıktan sonra bu benim için önemli bir konu haline geldi. Sanırım değerli yoga hocamın şu sözleri de çok etkiliydi, “Sabahları güneş üzerinize doğmasın, güneş doğmadan önce uyanın, ister okuyun, ister dua edin, meditasyon yapın, namaz kılın istiyorsanız ya da yoga yapın ama güneş üzerinize doğmasın. Sonra yine yatsın isteyen!”.
Ve yıllarca sabahın erken saatlerine saat kurup kalkmak için uğraştım, hani derler ya ‘ben sabah insanı değilim’ diye, ben de öyle olduğumu düşünüyordum yataktan sürüklenerek çıkarken ve bunu birkaç gün yapmayı başarıp (!) sonra pes ediyordum her seferinde. İki yıl kadar önce katıldığım bir eğitimde, bunu gündem yaptım, sanırım herkes kendisi ile ilgili başkalarının bilmediği bir şey paylaşıyordu ve ben de sabahları uyanmak için kendimi çok zorladığım halde bunu yapamıyor olduğumdan ve bunun beni nasıl etkilediğinden bahsettim. O zaman eğitmenlerimizden bir tanesi “Biliyor musun Ebru,” dedi, “Konu aslında sabahları erken kalkabilmekle ilgili değil…” O zaman bu çok tuhaf gelmişti, “Nasıl yani?” dedim, “Konu tam olarak da bununla ilgili, sonuç olarak sabahları erken kalkamıyorum!”
Ve devam ettim kendimle bu konuda savaşmaya, yenilgi hep kaçınılmaz olsa da… Dilimde sürekli bir laf, ‘çok istiyorum ama erken kalkamıyorum…’. Sonra, bir süre önce, bazen bahsettiğim gibi yazılarımda, kendimle çalışmaya başladım. Kitaplardan destek alıyorum, insanlardan destek alıyorum, ne çok farklı güzel öğreti var, dinleyerek, duyarak destek alıyorum… Belki henüz ancak bir arpa boyu yol aldım ama çok da fark etmeden erken kalkma uğraşımdan vazgeçtim bu süreçte… Kendime iyi gelen insanları dinliyorum, en çok da kendime iyi bakıyorum; zihnime, ruhuma, bedenime… Zorlamadan, savaşmadan, farkındalıkla, bulunduğum yeri görmeye, anlamaya çalışarak.
Son birkaç haftadır değişik bir şeyler oluyor hayatımda, sabahları erkenden uyanıyorum, kendiliğimden. Uyanmakla kalmayıp kalkıyorum da 🙂 Çiçeklerimi suluyorum, biraz yoga yapıyorum, evimi derleyip topluyorum, hatta bazen yemek yaptığım bile oluyor saat daha sekiz olmadan! Ve o sabahları ayılamayan ben her sabah şahane bir güne uyanıyorum… Ne zaman farkındalığımın odağı sabahları erken kalkmaktan çıktı ve kendi üzerime yoğunlaştım, değişim kendiliğinden geldi… Ve iki yıl önce değerli eğitmenimin, Dorothy Sminovitch’in söylediği sözler anlam kazandı, konu gerçekten de sabahları erken kalkabilmekle ilgili değildi…
Son günlerde sevgili Dorothy’nin yeni kitabı A Gestalt Coaching Primer’ı çalışırken, Arnold Beisser’in sözleri ile karşılaşmak bu durumu benim için çok daha anlamlı bir hale getirdi: “Değişim ancak kişi kendisi olduğunda gerçekleşebilir, olmadığı bir şey olmaya çalıştığında değil.” Beisser, Paradoksal Değişim Teorisi adlı makalesinde “Gerçek değişim ancak kişi kendini deneyimlediğinde yaşanabilir.” diyor ve ekliyor “Paradoksal bir şekilde, değişim kişi kendini değiştirmeye çalıştığı zaman veya başka birisi onu değişmeye zorladığı zaman gerçekleşmez. Ancak ve ancak, kendisini olduğu gibi görebilmek için zaman ve çaba harcadığında, mevcut durumunu tam olarak algıladığında değişim olasılığı ortaya çıkar.”
Tekrar sormak istiyorum, kendinizi değiştirmeye çalıştığınız oldu mu hiç? Değişim olasılığı ortaya çıksın ister misiniz? Artık nereden başlayacağınızı biliyorsunuz…
Ebru Oğuş, PCC