Hayaller, Hedefler, Gerçekleşenler…
Hayaller, Hedefler, Gerçekleşenler…
Her yıl aralık ayında yapılacaklar, olmasını istediğim şeyler listesi yapardım eskiden. Gelecek yıl olmasını, yapmayı hayal ettiğim şeyler neler ise hepsini alt alta yazardım, panoma asardım ve haydi gelsin hayaller…
Peki olur muydu?
Hayata geçirebilir miydim?
Genelde herkesin listeleri gibi kağıtta kalan kısmı her zaman çok daha fazla olurdu…
Bir zamanlar blog yazarı arkadaşım Pino her yılsonu, bir sonraki yıl için boş liste tasarımları bile hazırlardı. Biz de her aralık heyecanla o listeleri doldurarak, yapmak istediklerimizi, olmasını istediklerimizi yazardık.
Sonuçta gerçekleşen hayallerin ortak noktaları neler diye baktığımda çıkan sonuçlara birlikte bakalım;
Benim gerçekten olmasını istediğim şeyler,
Benim kendimin gerçekleştirebileceği şeyler,
Yapmaya değer olduğunu düşündüğüm şeyler,
Sonuca ulaştığımda elde edeceğim sonuçtan emin olduğum şeyler.
O zaman diyorum ki; bu yıl gerçekleşmesini istediğim şeyleri belirlerken, sadece hayal olarak kalmadan, gerçekleşmesi için beni harekete geçirebilecek hedefler belirlemem gerekiyor…
1978’ de Harward Üniversitesinde bir araştırma yapılarak, 4. sınıf öğrencilerine kaç kişinin hedefini belirlediği sorulmuş.
% 3 hedefini kâğıda yazmış,
% 13 hedefini kafasında belirlemiş,
% 84 ise hedef belirlememiştir.
1989’da 10 yıl sonra aynı kişiler ile tekrar bir araya gelerek neler yaptıklarına bakmışlar; % 13 hedefini kafasında belirleyen grup, hedef belirlemeyen % 84’ den iki kat daha fazla gelir elde etmiş. Hedefini belirleyip kâğıda yazan % 3’ün ise; diğer gruplardan 10 kat daha fazla gelir elde ettiği görülmüş.
Aslında başlangıç olarak doğru yoldayız, yani yazıyoruz hayallerimizi…
Peki ya sonra;
“İtalya’ya tatile gitmek.” Bir hedef midir sizce?
Sadece bir temenni. Gerçek bir hedef olması için hayallerimi nasıl yazmalıyım?
Ne zaman, kiminle, nerede, nasıl ve neler hissediyorum. Şimdi bunları cevaplayarak tekrar yazalım.
“2017 Eylül ayında eşimle, İtalya Toskana’da Pienza köyünde, düzenlenen şarap tadımına giderken; kaldığımız otelin patika yolunda akşamın ılık rüzgarının bize getirdiği üzüm kokuları eşliğinde gün batımına doğru keyif, huzur ve mutlulukla yürüyorum…”
Evet bu bir hedef…
Gerçekleşen bir örnek de; Avusturyalı paraşütçü Felix Baumgartner.
Baumgartner 2012 yılında 39000 m yükseklikten dünyaya atlayıp 833.9 mph (1,342 kph) hıza ulaşarak dünya rekorunu kırmıştır. Beş yaşından beri bugünü beklediği de Facebook sayfasında paylaştığı bir resimle ile anlatmıştı o günlerde. 43 yaşındaki Avusturyalı sporcu, 1974 yılında daha okuma yazma bilmediği için çizdiği ve annesine hediye ettiği bir resimde güneşli bir gökyüzünde sırtında paraşütle süzülürken görülüyor. Hayalperest Felix’in annesi de gözlerini gökyüzüne dikmiş bir halde aşağıda oğlunu bekliyor.
Resme yorum olarak “Bir rüyam vardı… o da buydu!!!” yazan Baumgartner, hikayesini de şöyle anlatmıştı: “Bu resmi çizip anneme vermiştim. 23 Ağustos 1986’da ilk serbest dalışımı yaptığımda, annem resmi bana geri verdi.
Resme dikkatli baktığınızda hayalini nasıl zihninde canlandırdıysa o şekilde resmetmiş, istemiş ve pes etmeden sonuca ulaşıncaya kadar devam etmiştir.
Eğer bir hayal ya da hedef listeniz yoksa, size tavsiyem, hemen bir tane oluşturun. Felix, 39 km’den atlamak için sadece çılgın değildi.
Benim hedef listem var mı? Kesinlikle evet…
Ve hedeflerimi yazma şeklim değiştiğinden beri de yazdığım her bir hayalimin birer birer hayata geçmeye başladığını görmek müthiş…
Ceyda TEZEL
Aile Danışmanı – Profesyonel Koç